NE KADAR ÖZENSEK KİFAYETSİZDİR.

Şu anda hızlandırılmış mobil sayfa görüntülemektesiniz.

Haber İçeriği

NE KADAR ÖZENSEK KİFAYETSİZDİR.!876 Anayasasından beri Devletin Resmî dili Türkçedir.Bu ibareyi, Resmî dilin Türkçe olmasının Cumhuriyetdönemine ait bir kaide zannedenlerin bilmesi için başakoydum. Dilin resmileşmesi elbette dili abat etmez. Dilingelişmesini, dili bilinçli bir kararlılıkla kullananlar ilesağlayabiliriz. Bu keyfiyet ana kucağından, okul bucağından,asker ocağından günlük beşerî ilişkilerimize kadarmütemadidir. Buna, özellikle dikkat edilmelidir. Dilin varlığınımeydana getiren asıl unsur, cümle yapısıdır. Cümledekikelimelerin dizilişidir. Yabancı kelime kullanmak dilin esasınamüdahale edemez. Şair Nedim’in “Bu şehr-i stanbul ki bi mislü bahadır/ Yek sengine bir Acem mülkü fedadır.”beyitinin,Türkçe olmadığını söylemek mümkün mü? Meseleye kelimlerbakımından yaklaşırsak bu beyitte “(Bu )şehr-i stanbul (ki) bimisl ü baha(dır)/ Yek seng(ine) bir Acem mülkü feda(dır.)” ()sadece parantez içindekiler Türkçedir. Bu beytin bazılarıncaanlaşılamaması Türkçe yazılmadığı anlamına mı gelmelidir.Tabii ki hayır. Bu beytin kuruluşu Türkçedir.(-dır’lar) buanlamın Türkçeliğini sağlayan en etkin unsurlardır. Onun içinbazen derim ki Koca bir sözlüğün son kelimesini –dır ilebitirseniz sözlük hangi dilde olursa olsun cümleniz Türkçe bircümle olur.Örnekler çoğaltılabilir.Başka sorunlar üzerinde de durmak istiyorum. Gençlerarasında da küçümsemek maksatlı kullanılan “Ergen” kelimesiile “Ergin “ ve Sağanak kelimeleri hakkında bazı şeylersöylemek istiyorum. Korumadığın ormandan keresteüretemeyeceğin gibi korumadığın tarladan buğdaybiçemezsin. Dili, bu nokta-i nazardan ele almak lâzım.Korumalıyız. Bu görevin TDK’ye ait olduğu kanaati yaygındır.Bu görevin ne kadar yapıldığına dair örnekler vermeyeçalışacağım.“Ergen s. 1. Evlenecek çağa girmiş. 2.Henüz evlenmemiş,Ergin s. 1. Olmuş, yetişmiş, ”kemale gelmiş; 2. Haklarını kendikullanmak için yasanın gösterdiği yaşa gelmiş olan(kimse),reşit.”TDK, Türkçe Sözlük, 272. sayfa, Gözden geçirilmiş Altıncıbaskı, Bilgi basımevi-Ankara 1974Reşit: Ergin, age.671. sayfa,”“Reşid: 1.Doğru yol tutan 2.İyi hareket eden, 3. ErginOsmanlıca T.Lügat. s.1065 Doğuş ltd şti matbaası –Ankara1970”Bu sözlükteki Ergen ve ergin kelimelerinin anlamları kafakarıştırıcı değil mi? Yerleşik anlayışa göre doğumdan 18. yaşıdolduruncaya kadar çocuklara “ergen ”sıfatı veriliyor. 19.yaşına varanlara da ermekten ergin sıfatı veriliyor. Ergen içinevlenecek yaştan söz ediliyor. Ergin için ise yasanın belirlediğiözlük haklarının kullanılabileceği yaşı (18) işaret ediyor.Hangisi doğru?Osmanlıcadaki anlam da “ergin”le uyuşuyor.18 yaşınıdoldurmamış olanlar ergin midir, ergen midir?Prof Dr. Kaşif Hamdi Okur’un telif ettiği “Güncel konularla İlm-i Hâl “ kitabının “Mükellef kimdir?” başlığıyla izah buyurduğumetinde, ergenlik çağına giren her Müslümanın mükellefolduğu kaydedilmiş. Kadim kitaplarda bu konu için” efal-iibad” isimlendirmesi var ki orada hangi yaş ve halden sonrakişiye ibadetler farz olur sorusunun cevapları verilir. Bucevaplar da kişi, ne zaman üretgen hale erişirse o zamanibadetler farz-ı ayın olur şeklindedir mealen. Buradabelirlenmiş bir yaş sınırı yoktur. Tabiatından mütevellitolgunluk keyfiyetidir söz konusu olan. Meselâ kişi öğle ileikindi arasında mükellefiyet özelliklerini hâiz hale geldiysemümkün olduğu kadar acele ederek ikindi vaktinden evvelgereken taharetini gerçekleştirip ikindinin ibadetmükellefiyetini yerine getirir.“Sağanak” a dair de söz edecektim, unutmayayım. Bukelimenin kökü sağ-(sağmak) fiilidir. “Sağanak “ diyebilmekiçin insan adeta kendini zorluyor. Neden sağanak demeliyimgibi? Önceki yazılarımda değinmiştim. Türkçemizde çok azişlek olmasına rağmen kullanılan bir ekimiz vardır. Müfredatabağlı ders kitaplarında zikredilmez. Bu ekimizin adı (-nek) tir.Bu eki alan başlıca kelimeler şunlardır. Ör-mek fiilinden ör-nek,(”örnek “ kelimesi, Türkçe mi, Ermenice mi tartışmalarınınyapılmasının sebebi –nek ekinin atlanmasından başka bir şeydeğildir.) es-mek fiilinden es-nek, kasmak fiilinden kas -nakÖde-mek fiilinden öde-nek, değ-mek fiilinden değ-nek der-mek fiilinden der-nek gibi kulanım alanları var. Sağ-makfiilinden sağ-nak şeklinde söylenmesinin hiçbir sakıncasıyokken özellikle başka yerlerde de yok iken hava raporlarında“sağ-anak”şeklinde söylenmesi yok mu? İnsanı tamamen cehliçine salıveriyor. Bu yağmur halinin kesinlikle “sağ-nak”biçiminde söylenmesi doğru söyleme olacaktır.Ben, bunları düşünürken yanılıp yanılmadığımı da denemekistiyorum. Aklıma, Vatan ve millet şairimiz Mehmet AkifErsoy’un Çanakkale kahramanlarını tasvir ettiği şiirdekivasıflandırmaları gelince o şiiri tetkik ettim. Umduğumubulduğumu kabul ediyorum. Bana iştirak etmeyenler deolabilir. Bunun sebebi benim, bu konuda titrimin olmayışıdırbelki.“Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer,O ne müthiş tipidir: savrulur enkaaz-ı beşer..Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayakBoşanır sırtlara, vadilere sağnak sağnak.Saçıyor zırha bürünmüş de o namerd eller, ”Mehmet AkifErsoy“Boşanır sırtlara, vadilere sağnak sağnak.” mısraındakimükerrer “sağnak” kelimeleri kesinlikle zi-şuur yazılankelimelerdir zira mısralardaki anlamın kuvveti ve tesiri bununşuursuz olamayacağının delilidir. Dilimizin zenginleşmesinesebep –enek, ekimiz de vardır. Gel-mekten gel-enek, gör-mekten gör-enek ol-maktan olanak ki bu son türetmeninyerinde olmadığını hep savunmuşumdur.Umarım hava raporunun sunumundan sorumlu zât veya zevâtbunu görüp “sağanak” yerine “sağnak” kullanımını tercihederek düzeltme yapmaya teşebbüs ederler.Şakir Albayrak, Çekmeköy, 15.08.2022,